13 Aralık 2009 Pazar

Nobody, not even the rain, has such small hands

Son üç günümü Üsküdar dolaylarındaki "Model Birleşmiş Milletler" konferansında geçiriyorum. Bu konferansa genellikle klübümüzün yenileri katıldığından, bu vesileyle bir sürü genç MUNcilerimizle de tanışma fırsatı buldum, bir yandan da bu okuldaki ve klüpteki günlerimi yad ettim.

Nasıl heyecanlılardı, kızlar topuklularını giymiş, daha önce kot ve sweatshirt dışında başka birşeyle göremediğimiz erkekler takım elbiselerini üzerlerine geçirmişlerdi. Policy statement'lar? Tamam. Resolutionlar? 4'er sayfa. Hangi ülkeyle geçinilecek, hangi ülkeden uzak durulacak hepsi öğrenilmiş. Sevimli mi sevimli, ama en az benim kadar yaşlı ambassador'ları da onlar kadar heyecanlı. Çok güzel olacak çok.

Her şeyin ilki çok heyecan verici. İlk konferans, ilk konuşma, ilk aşk, ilk topuklu ayakkabı, ilk makyaj. Kendimi yaşlanmış hissettim birden bire. Şimdi deseler geri dön, tekrar başla liseye; döner miyim?

Anasınıfında, 23 Nisan gösterisindeyiz. Saçlarım isteğim üzerine "balerin topuzu", elbisemse en güzeli. Hava soğuk, ellerim titriyor. Ama ben, karşımda benimle dans edecek "ilk aşk"ıma bakıp, "Belki büyüyünce evleniriz" diye düşünüyor ve mutlu oluyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder